Aşk-ı Memnu ve Toplumsal Cinsiyet: Kadının Konumu

Tanzimat Edebiyatı Ve Aşk-ı Memnu'da Kadın Tasviri

Halid Ziya Uşaklıgil’in Aşk-ı Memnu eseri, kadının toplumsal statüsü ve cinsiyet rolleri açısından zengin bir analiz kaynağı sunar. Eserde, mutsuz bir evlilik çevresinde gelişen yasak aşk anlatılırken, Batılılaşmayı yüzeysel biçimde algılayan bir toplumsal yapı eleştirilmektedir. Fransızca öğrenmek, piyano çalmak gibi gösteriş unsurları modernleşme sanılmakta; gece partileri, flörtler, yasak ilişkiler ve aldatmalar gibi unsurlarla geleneksel aile yapısının çatırdadığı vurgulanmaktadır.

Tanzimat Dönemi ve Kadın

Tanzimat döneminde edebi eserlerde kadın, eğitim, görücü usulü evlilik, yasak aşk, cariyelik, namus ve iffet kavramları çevresinde ele alınmıştır. Bu eserlerde, çökmekte olan bir imparatorluk ve Batılılaşma arasında sıkışmış karakterler yer almaktadır. Aşk-ı Memnu, bu çatışmayı kadınlar üzerinden kurgulayan, modern anlamda bir roman olarak dikkat çeker.

Toplumsal Değerler ve Kadın Karakterler

Toplumsal Değerler Çatışması Yaşayan Kadın: Firdevs Hanım

Geleneksel aile yapısına uyumsuz bir kadın olarak sunulan Firdevs Hanım, giyim kuşamı ve sosyal yaşamıyla eleştirilmektedir. Başka erkeklerle görüşmesi ve mektuplaşması nedeniyle eşi hastalanıp ölmüş, bu durum ahlaki yozlaşmanın bir sonucu olarak yorumlanmıştır. Eserde aile sadakatsizliği, ahlaki yozlaşmanın temsili Firdevs Hanım tarafından paylaşılmış, diğer taraftan özgürlükçü kadın imgesinin olumsuz eleştirisi yapılmıştır. Çünkü özgürlüğün ve ahlaki sınırlılıkların olması, Türk aile yapısına uygun değildir zira ailevi trajedilere yol açabilecektir.

Aldatan Kadın: Bihter

Bihter, Adnan Bey ile annesine inat uğruna evlenmiş ve Behlül ile yasak aşk yaşamıştır. Annesi Firdevs Hanım gibi ihtiraslarının esiri olan Bihter, yasak ilişkisi nedeniyle onursuzlukla damgalanır ve çıkmaz bir duruma düşerek intihar eder. Behlül’ün çapkınlığı olumsuz bir unsur olarak vurgulanmazken, Bihter’in ihaneti şiddetle eleştirilmiştir. Bu da ataerkil bakış açısının bir yansımasıdır.

Özgürlükçü Kadın-Muhafazakâr Kadın İmgesi: Nihal ve Peyker

Nihal, saf, duygusal ve fedakar bir kadın olarak sunulur. Aileye ve ahlaki değerlere bağlılığı ile muhafazakar kadın idealini temsil eder. Peyker ise eşine sadakat gösteren, Bihter’in aksine ahlaki değerleri koruyan bir figürdür.

Anne Tipi, Merhametli ve Şefkatli Kadın: Matmazel de Courton

Anne sevgisini Nihal’e yönelten Matmazel de Courton, merhametli, şefkatli ve fedakar kadın imgesinin vücut bulmuş halidir. Firdevs Hanım ise annelik refleksini bencil çıkarlarla harmanlayarak bambaşka bir figür ortaya koyar.

Sonuç

Aşk-ı Memnu, kadın karakterler üzerinden Tanzimat ve Servet-i Fünun dönemindeki toplumsal değişimleri işler. Bir tarafta namuslu, iffetli, fedakar kadın figürleri yer alırken, diğer tarafta modernleşme sürecinde ahlaki değerleri kaybeden, çıkarcı, ihtiraslı kadınlar öne çıkarılmıştır. Erkek karakterlerin sadakatsizliği göz ardı edilirken, kadınlar ahlaki yozlaşmanın temel nedeni gibi sunulmuştur. Bu durum, ataerkil yapının edebiyattaki izdüşümü olarak değerlendirilebilir.