Bir Film İncelemesi: Mükemmel Günler

Bir Film İncelemesi: Mükemmel Günler

Filmde ana karakter bir tuvalet temizleyicisidir. İşini çok titizlikle ve insanların da yadırgayacağı kadar dikkatle yapan bu tuvalet temizleyicisi açıkçası hayranlık uyandıran bir çalışkanlıkla işini yapmaktadır. Her gün aynı rutini gerçekleştiren; kalkış saatinden aldığı kahveye, yatağı toplama biçiminden akşam uyuyuş şekline kadar aynı olan bu tuvalet temizleyicisi aslında düşünüldüğü kadar rutin yaşayan birisi değildir.

Filmin girişinde bu karakterin günlük hayatının rutini verilmektedir. Biraz izledikten sonra bu rutinde hiçbir değişiklik olmayacağını düşündürüyor film bizlere. İzlemeye devam ettikten sonra bu rutinin aslında rutin olmadığını bu rutin içerisinde karakterin yaşamaktan zevk aldığını göstermektedir. Yaşamaktan zevk almak için, mutlu birisi olmak için ekstra bir şeyler yapılmasına gerek olmadığını göstermektedir. Her gün aynı şeyleri yaparak, işini düzgün yaparak da insan mutlu olabilir.

Karakterimizin bir diğer ana özelliği ise ağaçlara olan sevdasıdır. Her gün gittiği aynı parkta, aynı bankta oturup bir ağacın fotoğrafını çekmekte ve bu fotoğrafları bastırıp saklamaktadır. Aslında her gün bu fotoğrafları da her gün çekmesi, saklaması da doğanın da bir rutini olduğunu, bu rutini dışının çıkmamaktadır. Doğa da karakterimiz gibi bu rutinden zevk almakta her günü hakkını vererek, görevini yaşayarak mutlu olmaktadır.

Değinmek istediğim bir konu ise filmin müzikleridir. Müzik, insanın ruhuna en temel şekilde dokunabilen bir araç olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu filmdeki müzikler insanın hayata tutunmasında müziğin ne kadar önemli olduğunu, duygularımızın müziğin etkisiyle nasıl kontrol altına alınabildiğini açıkça göstermektedir.

Canınızın sıkkın olduğu bir anda, hayatın monotonlaştığını düşündüğünüz, bunaldığınız, umudunuzu yitirdiğiniz anlarda açıp izlemeniz gereken muhteşem bir film!