Oscar Wilde Hakkında

En sevdiğim yazarın hayatından kısa söz etmek beni çok mutlu etti. Herkese iyi okumalar dilerim.

Doğumu ve Hayatı

Tam adı ile Oscar Fingal O'Flahertie Wills Wilde, 16 Ekim 1854 tarihinde İrlanda'nın Dublin kentinde varlıklı ve eğitimli bir ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası Sir William Wilde, Kraliçe Victoria'ya hizmetlerinden dolayı şövalyelik ünvanı almış, başarılı bir göz cerrahıydı. Annesi Jane Wilde, Sperenza mahlası ile yazılar yazan, Genç İrlanda hareketinin destekçisi olan bir şairdi.

Oscar, okula başlayana kadar evde eğitim gördükten sonra dokuz yaşına geldiğinde Portora Royal School'da eğitim görmeye başladı. Buradan mezun olduktan sonra Kraliyet Okulu bursu kazandı. Sonrasında Dublin'de Trinity Koleji'nde eğitim görmeye başladı. Burada başarılı bir eğitim hayatı geçirdi. Kolej'deki en başarılı öğrenci olarak Berkeley madalyasını kazandı. Klasikler ile yakından ilgilenen, çok okuyan, başarılı bir öğrenciydi. Eğitimine Oxford'da devam eden Wilde, yazma denemelerine de burada başladı. Başarılarını burada da sürdürerek klasikler konusunda girdiği sınavlarda en iyi puanları aldı.

Evliliği ve Kariyeri

1881 senesinde Poems'i yayımladıktan sonra Amerika' ya gitti ve burada konferanslar düzenledi. Tarzı ve kişiliği ile her daim dikkatleri üzerine çeken biriydi. 1883 senesinde Padova Düşesi'ni yayımladıktan sonra Paris'e gitti. 29 Mayıs 1884 senesinde varlıklı bir kadın olan Constance Lloyd ile evlendi. Bu evlilikten iki çocuk sahibi oldu. 1885'te büyük oğlu Cyril, 1886'da Vyvyan dünyaya geldi.

1887 senesinde, Dünya'nın Tek Gerçek Hayaleti isimli eserini bir dergide yayımlamaya başladı. Aynı yıl Woman's World dergisinde editörlük yapmaya başladı. Wilde, 1890 senesinde sanatına ilham kaynağı olacak aşkı Lord Alfred Douglas ile tanıştı. İkili dört sene süren, çalkantılı bir aşk yaşadı. Wilde'ı felakete sürükleyen de bu aşk oldu. Büyük ses getiren romanı Dorian Gray'in Portresi 'ni de aynı yıl yazmaya başladı. Roman, toplumda geniş yankı bulmuş ve bazı eleştirmenler tarafından sert biçimde eleştirilmiştir. Eser, önce dergide tefrika edildi ve bu süreçte çok fazla tepki gördü. Wilde, ahlaksızlığı yüceltmek ve özendirmek ile suçlanıyordu ancak bu suçlumalara rağmen sanat ve dünya görüşünü dile getirmekten asla kaçınmıyordu.

Sonraki sene sanat düşüncesini aktardığı bir önsöz yazarak eseri kitap olarak yayımladı. Dorian Gray'in Portresi, Wilde'ın yayımlanan tek romanıdır. 1893 senesinde Önemsiz Bir Kadın 'ı yazdı. Bu dönemde Alfred Douglas ile birlikteydi. Alfred Douglas, Queensberry Markisi'nin oğluydu ve babasıyla ilişkisi hiçbir zaman çok iyi olmamıştı. Marki, Wilde ve Alfred'in yakınlığından rahatsızlık duyuyordu. Wilde'ı eşcinsellik ile suçluyordu. Onu, kamuoyu önünde küçük düşürüyor ve hakaretler ediyordu. Karşılıklı hamlelerin yapılması sonucunda Marki, Wilde'ı eşcinsel ilişkiler yaşadığı suçlaması ile dava etti.

Hapis Yılları ve Ölümü

1895 senesinde davalar sürerken suçlu bulundu. Reading Devlet Hapishanesi'nde iki yıl hapis cezası verildi. Tutuklandıktan sonra malına el konuldu ve iflas etti. Eşi ve çocukları dava ve tutuklanma sürecinde Wilde soyismini Holland olarak değiştirerek taşındılar. Wilde, Readind Hapishanesi'nde cezasını çekerken c.3.3 mahlası ile Reading Zindanı Baladı'nı kaleme aldı. Sevgilisi Alfred Douglas'a çok uzun bir mektup yazdı ancak gönderme şansı olmadı. Bu mektup, daha sonra De Profundis adı ile yayımlandı. Wilde'ın hayatı ve ilişkisine dair önemli bilgiler verir.

1897 senesinde serbest bırakıldıktan sonra bir süre Alfred Douglas ile birlikte yaşadı ancak bu beraberlik uzun sürmedi. 1898'de Reading Zindanı Baladı'nı yayımladı. Hapishaneden çıktıktan sonra hiçbir şeyi olmayan bir adam olarak bir süre amaçsızca yaşadı. 1900 senesinde yaşadığı hayatın tam tersi olacak şekilde Paris'te bir otel odasında hayata veda etti. Bu sırada yanında sadece papaz ve otel sahibi vardı.

Bir başına hayata veda ederken söylediği son sözler şunlar oldu.

"Ya duvar kâğıdı gider, ya ben."