''Peaky Blinders'' Dizi Analizi

Bir adamın içsel savaşını ve bir toplumun dönüşümünü anlatır.

Peaky Blinders, Steven Knight tarafından yaratılan, 1919 sonrası Birmingham'da geçen İngiliz yapımı bir dönem dizisidir. Shelby ailesinin başında yer alan Thomas Shelby'nin liderliğindeki çete, savaş sonrası İngiltere'deki kaotik ortamda yükselir. Dizide mafya, siyaset, sınıf çatışmaları, aile bağları, travma ve güç ilişkileri işlenir.

Baş karakter olan Thomas Shelby (Tommy), I. Dünya Savaşı'ndan dönen bir asker olarak travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ile mücadele etmektedir. Gece terlemeleri, kabuslar ve aşırı kontrol arzusu bu bozukluğun yansımalarıdır. Tommy’nin sürekli sigara içmesi, bastırılmış stresini ve içsel boşluğunu görsel olarak temsil eder. Duygusal olarak mesafeli ve manipülatiftir. Güç, onun için bir savunma mekanizmasıdır. Bu nedenle Tommy güce yaklaştıkça daha da yalnızlaşan bir adamdır. Freudyen bir bakışla, bastırılmış acılarını başarı ve kontrol hırsıyla telafi eder.

Shelby ailesinde hem güçlü bir bağlılık hem de çatışma vardır. Özellikle Polly karakteri, “annelik”, “liderlik” ve “koruyuculuk” rollerini aynı anda taşır. Tommy'nin Polly ile olan ilişkisi, annesiz büyümüş bir erkeğin kadın figürüyle kurduğu karmaşık bağı temsil eder.

Peaky Blinders, yalnızca bir suç dizisi değil; aynı zamanda psikolojik derinliği olan, tarihsel olaylara dayanmaktadır.