Türkiye'nin Seçim Heyecanı
Seçim günleri ve coşkusu.
Türkiye’de artık dini ve milli bayramların eskisi kadar tadı yok, bunda hemfikiriz bence. Ah, nerde o eski bayramlar diyen teyzelerimize, ninelerimize döndük. Gerçekten de nerde o eski bayramlar?
Son dönemlerde, çoğunlukla ekonomik yetersizliklerle ve ülkenin yaşadığı içsel krizlerle boğulan insanımız, sürekli gergin ve mutsuz. Artık ne bir Yılbaşı ne bir 23 Nisan ne de bir Ramazan Bayramı tadı kaldı. Hepimiz sadece bu günlerin fiyat artışları için bahane olduğunu biliyoruz ve heyecanlanmayı, umut etmeyi bıraktık.
Ancak bayram havasında geçen bir günümüz var hala, seçimler. Seçim sabahı ilginç kostümler giyenler mi dersin, aynı okulda oy vereceği siyasi figürle karşılaşanlar mı dersin, sandıklarda rol alan ünlüler mi dersin… Kimi mutlu, kimi kaygılı, kimi umutlu. Hepimiz çeşitli duygular yaşıyoruz, en baskını da geleceğe dair umut. Milletçe bizi birbirimize bağlayan, tüm gece televizyon ekranına kitlendiğimiz ve hep beraber coşkuyla takip ettiğimiz seçimler, hala bize bir millet olduğumuzu hatırlatarak milli birlik duygularını yaşatıyor. Demokrasi, Türkiye’de en büyük coşkuya sebep oluyor. Sonuç ne olursa olsun, hepimiz günün sonunda demokrasiyi kutluyoruz.
Belki de bizim miladımız olduğundan yılbaşı kutlamaları gibi geçiyor her seçim gecesi. Kutlama yapan ve sevinen birçok insan görüyoruz sonuç ne olursa olsun. Her seçimden sonra daha farklı bir sabaha uyanıyoruz. Oy kullanma oranı en yüksek ülkelerden biri olduğumuzu da ekleyelim. Belki de bizim kadar demokrasiyi bu kadar seven bir millet yok.
Böylelikle, seçimler bizim bayramlarımız haline geldi adeta. Bayramlarda yaşayamadığımız tüm o duygular seçim günleri yaşanıyor.